Baykar’ın ürettiği silahlı insansız hava araçları (İHA) Suriye’de, Libya’da ve son olarak Ukrayna’nın Rus işgaline karşı direnişinin birinci evresinde kaydettiği başarılarla tanınıyor. TB2 isimli İHA’lar Batı Avrupa, Ortadoğu, Afrika ve Asya’da 30’dan fazla ülkeye ihraç edilirken, şirket TB2’den 10 kat daha fazla yük taşıyabilen Akıncı modelini de ihraç etmeye başladı.
Baykar’ın ürettiği bu İHA’lar pervaneli, düşük süratlerde uzun müddetler havada kalan araçlardı. Yalnızca havadan kara amaçlarını vurabilen silahlar taşıyabiliyorlardı.
Kızılelma ise yüksek süratte gitme ve yüksek süratte hareket yapabilme kabiliyetine sahip yeni tip bir İHA. Ayrıyeten yalnızca yer gayelerine değil, diğer uçaklara da taarruz düzenleyebiliyor.
“Otonom olarak çalışabilme kabiliyetine sahip”
Geliştirme çalışmaları devam eden Kızılelma, bu özelliklerine ek olarak öbür insansız hava araçları ve pilotlu uçaklarla otonom olarak çalışabilme kabiliyetine de sahip.
Reuters’ın sorularını başında olduğu vakfın organize ettiği Teknofest esnasında Cuma günü yanıtlayan Selçuk Bayraktar, Kızılelma’nın “havacılık muharebesinin bütün geleceğini” temsil ettiğini belirtti. Bayraktar aracın öne çıkan kabiliyetlerini “agresif hareketleri ve hava taarruzunu insanın idaresinde lakin otonom kabiliyeti çok daha yüksek olarak” gerçekleştirmek olarak özetledi.
Bayraktar’ın verdiği bilgiye nazaran üretimine gelecek yıl düşük adetlerde başlaması hedeflenen Kızılelma’nın, deniz kuvvetlerinin yeni sancak gemisi TCG Anadolu’ya yeniden gelecek yıl konuşlandırılması planlanıyor.
Kızılelma, öbür bir İHA ile eşgüdüm içinde birinci otonom uçuşunu geçen ay, pilotlu bir savaş uçağıyla uçuşunu Pazar günü gerçekleştirdi. Geliştirme çalışmaları tamamlandığında Kızılelma öncü taarruz olarak nitelenen vazifelerde savaş uçakları ile birlikte çalışabilecek.
“Araç büyüdükçe maliyetleri de artıyor”
Bayraktar, Kızılelma’ya ilgi gösteren ülkeler olduğunu söz etti fakat isim vermedi. Bayraktar ayrıyeten, “Araç büyüdükçe kabiliyetleri artıyor lakin maliyetleri de artıyor. Bir yandan da kullanım alanı aslında azalıyor” diyerek talebin daha sonlu olabileceğine işaret etti.
Mayıs ayında yapılacak seçimler için yürüttüğü kampanyada savunma sanayi projelerini öne çıkaran Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı olan Bayraktar, Kızılelma ile Türkiye’nin savunma endüstrinde kendi kendine yeterlilik serüveni ortasında da ilişki kurdu.
Türkiye’nin geçen yüzyılın birinci yarısında yarım kalan uçak geliştirme çalışmalarına atıfta bulunan Bayraktar, “Kızılelma… Bizler için de havacılıkta akamete uğratılmış serüvenimizin tekrar doğuşunun yahut devamının manasını içeriyor. Bu yeni dünyada ülkemizin de var olduğunu… bundan sonra dünyada oyun kurucu olarak var olduğumuzu müjdeliyor. Bu yüzden aslında ismi Kızılelma” dedi.
